Bir döneme damgasını  vurmuş başarılı strateji oyunlarının altında, mutlaka 
Westwood Studios imzası ile karşılaşırdık. Fakat 
Westwood Studios,  
EA’ye satıldığından beri bıraktığı mirasların pek yüzümüzü güldürdüğünü göremedik. 
Bu efsanevi stüdyonun oyun dünyasına arma  ettiği  serilerden biri olan 
Command& Conquer, bildiğiniz gibi 
4. oyunula önümüzdeki aylarda karşımı çıkmaya hazırlanıyor. Strateji oyunu sevenler için ayrı bir yeri olan yapımın, multiplayer beta sürümünü çıkışından önce deneme şansına eriştik. En az tek kişilik modu kadar merak edilen multiplayer kısmı, bakalım bizlere 
neler sunuyor ?Command&Conquer 4: Tiberian Twilight’un multiplayer betasında, haliyle bizleri sadece 
online seçenekler bekliyor. Sade bir menü arayüzünü kullanan oyunda , 
campaign ve skirmish modları kapalı olduğu için direk online seçeneklere ile baş başa kalıyoruz.
                        
                        Multiplayer Beta’da en az 
1 vs 1 en fazla ise 
5 vs 5 maçlar yapabileceğimiz 
domination modu bulunuyor. 
FPS oyunlarında sıklıkla karşımıza çıkan bu mod, artık strateji oyunlarında da kendine ciddi bir yer edinmeyi başardı.  Her zaman olduğu gibi bu oyun türünde harita üzerinden 
yer alan bölgeleri ele geçirip, en uzun süre elimizde tutmaya ve belli bir puan sayısına ulaşmaya çabalıyoruz. Açıkcası
 topla, geliş ve ardından saldır türünde strateji oyunları benimsemiş biri olarak, son dönemde 
domination üzerine kurulan, hızlı oyunlara pek ısınamadığımı söylemeliyim.  Ama görünen o ki, hayat hızlandıkça oyun yapımcılarıda kullanıcıları daha hızlı savaşlar içersine sokmayı tercih ediyor. Kişi sayısını belirleyip, online oyun bulmamızla beraber karşımıza
 ırk seçme ekranıda geliyor. Serinin daha önceki yapımlarında da olduğı gibi 
2 farklı ırk, seçim için karşımızda. Bunlardan biri 
iyi taraf olan GDI, diğeri
 ise kötülüğe bürünmüş NOD.
                        
                        Haritanın başında ilk olarak kendimizi bize ait olan 
doğuş bölgesinde buluyoruz.  Özel bir  kalkan ile koruma altında olan kısım, oyun boyunca yok olan ana ünitemizin, yeniden oyuna dahil olduğu yerde oluyor. Oyunun hemen başında
 3 farklı 
sınıf arasından bir seçim yapmak zorundayız. 
Hucüm, savunmacı ve havacıların yer aldığı sınıflardan, uygulayacağımız stratejimize uygun olan herhangi birini seçiyor ve doğuş bölgesine 
Crawler’ın gelmesini bekliyoruz.  Bu seçimleri üretim binamız olan 
Crawlerları her kaybettiğimizde yeniden yapma imkanımız mevcut. Zaten yaptığınız hatalı seçimler size kaybedilen saldırılar olarak geri döndüğü için istenizde, istemesinizde yeniden seçim yapmak zorunda kalacaksınız.
Bu 
3 farklı sınıfın, isimlerinden de anlaşıldığı üzere farklı birimleri mevcut. Hücüm sınıfında 
kuvvetli tanklar ve robotlar emrimizde iken, 
havacı sınıfında uçak yaratabiliyoruz. Özellikle takım halinde oynadığınızda arkadaşlarınızın ve sizin, farklı sınıflar seçerek dengeli bir saldırı gücü oluşturmaya çalışmanızı öneririm.
                    
                        Her sınıfın kendine has 
Crawler(üretim binası)’ı  bulunuyor. Havacıların 
Crawler’ının  uçabilmesi,  hucümcuların 
Crawler’ının ise yürümesi gibi farklılıklar mevcut.  Gezici bir şekilde oyun yer alan 
Crawlerlar sayesinde, savaşın daha hareketli olduğu bölgelere bu binaları yerleştirebilir ve aksiyonun gidişine göre farklı yerlere yeniden yapılarınızı konumlandırabilirsiniz. Aksiyon temeli üzerine oturtulan mod için hareket eden bir 
üretim ünitesi kullanıması en doğru tercih olarak gözüküyor.
                        
                        Domination mod içersindeki amacımız harita üzerinde  yer alan 
5 kontrol noktasını ele geçirmek. Ne kadar fazla noktayı uzun süre elimizde tutabilirsek, o kadar çok puan topluyor ve oyunu kazanmaya yakın taraf haline geliyoruz. Bu bölgeleri ele geçirmemiz konusun da en aktif rolu 
mühendislerimiz üstleniyor. Bölgelerin yanına mühedislerimizi ya da savaş araçlarımızı göndererek,  kontrol noktalarının üstünde çıkan 
gösterge barını, kendi tarafımızın 
rengine yakın bir hale getirmek, bölgeyi ele geçirmek için yeterli. Puan toplamamıza yarayan bu bölgelerle beraber etrafta yer alan 
dev makinelı silahları veya 
doğal kaynakları da kontrolumuzde tutmamız önemli. Özellikle bu 
5 kontrol bölgesinin etrafından yer alan saldırı araçlarını rakiplerinize kaptırmanız, yediğimiz ataklarda savunmanızın daha çabuk düşmesinde etkili olacaktır.
Savaş içersinde eğer 
ana üretim binamızı kaybedersek, yeni bir sınıf seçim ekranı ile karşılaşıyor ve güvenli bölgeye birimizin inmesını bekliyoruz. 
20 tane hakkımız olduğu için üretim binanınız kaybetme konusun herhangi bir korku yaşamadığınızı söyleyebilirim. Tabii sürekli yok olan ana ünitemiz ,oyun boyunca ele geçirmemiz gereken noktaları elde etme konusunda bize zarar verecektir.
                        
                        Kontrol noktaları ve ek saldırı güçleri dışında harita üzerinden bulunun yeşil 
tiberyumları da görüyoruz. 
Tiberyum bize birimlerimizi ve yapılarımızı geliştirme konusun da yardımcı oluyor. Herhangi bir birim ile 
tiberyumu çıktığı yerden  alarak, doğuş alanımıza götürmemiz, toplamamız için yeterli.  Oyunda yer alan harita
 tiberyum  geldiğini
 reklam ettiği için bunu almak isteyen birçok düşmanın da sizi beklediğini söylemeliyim. Bu yüzden taşıma sürecinde 
yavaşlayan ve saldırı gücünü kaybeden biriminizin, sağ salim doğuş noktasına varmasını beklemek zorunda kalıcaksınız.  
Birimlerin gelişmesi ve takım puanı yükseltmek konusunda etkili olan 
tiberyum’u, bir silah olarakta kullabilirsiniz. Onu taşıyan 
askeri birim ile bir 
intihar saldırısı gerçekleştirebiliyorsunuz. Düşman bölgesine giderek 
tiberyum’u yere bırakmanız, bu büyük patlama için yeterli olacaktır. Tabii bu sırada askeri biriminizide feda etmiş oluyorsunuz. Zafer giden yolda kayıplar normaldir deyip, bu yöntemi saldırı olarak aklınızda bulundurun.
                    
                        Command&Conquer 4: Tiberian Twilight’de dikkatimizi çeken bir diğer nokta ise 
experience points, yani deneyim puanları oluyor. Her öldürdüğümüz birim ve kazandığımız kontrol noktası sonrası ekranda puanların yükseldiğini göreceksiniz. Bu şekilde kazanılan deneyim puanları sayesinde yeni ek özellikler ve birimlere kavuşuyoruz. En fazla
 20. level’e kadar ulaşma imkanı tanıyan oyun ayrıca yer alan her iki ırk içinde ayrı ayrı level değerleri tutuyor. Bu yüzden tek bir ırk üzerinden uzmanlaşmak ya da her iki ırka eşit yönelmek sizin tercihinize bırakılmış.
Multiplayer beta’da 
4 farklı harita mevcut. İklimsel ve yapısal farkların bulunduğu haritalar, yerleşim alanları olarak ise benzerlik göstermekte. 
Beta’da yer alan haritaları başarılı bulduğumu söyleyebilirim. Özellikle sunulan savaş alanı ve ele geçirilmesi gereken noktalarının yerleşim biçimleri, savaş alanlarını hareketli kılmak açısından merkezi yerlere kurulmuş. Bu yüzden merkezde bulunan noktaları ele geçirmek için yoğun bir savaş atmosferine girmek zorunda kalıyorsunuz. Tam sürümünde daha çok haritanın karşımıza çıkmasını ümit ediyorum.
                        
                        Command&Conquer 4: Tiberian Twilight grafik moturu olarak önceki serilerde kullanılan 
Sage grafik moturunun, geliştirilmiş hali olan 
RNA’yı kullanıyor. Kullandığım birimlerin animasyonlarını eski, görsellerini ise  yeteri kadar etkliyeceği  bulmadım. 
Motor her ne kadar geliştirilmiş olsa da yaşını hissettiriyor. Özellikle son dönemde karşımıza çıkan ve çıkacak olan başarılı strateji oyunlarıyla kıyasladığımız zaman sönük kaldığını söylemem mümkün. Savaş alanların da görsel olarak başarılı bulduğum kısımları ise patlama ve araçlara ait saldırı efektleri oluşturuyor. Tanklardan çıkan füzeleri ve bıraktığı izleri güzel görsel efektler olarak söyleyebilirim. Bunlar dışında haritalar, ortamına  uygun  hava efektleri ile süslenmiş. Sisli, yağmurlu ya da karlı mekanları oynarken çevrenin buna göre değiştiğini görüyorsunuz.
Sesler açısından da 
Command&Conquer 4: Tiberian Twilight’u yeterli buldum. Çevrede yer alan yapılar ve araçlar için sayıca fazla olmasa da, güzel efektler kullanılmış. Ama yine de birimlere özel daha etkili sesler kullanılabilirmiş. Onlar dışında yer alan savaş alanı sesleri ve menü müzikleri ise tatmin edici seviyede. Tam sürüm elimde olmadığı için ana senaryo modunun seslendirmeleri üzerine ise bir fikir söyleyemiyorum.
                        
                        Command&Conquer 4: Tiberian Twilight 19 Martta  raflardaki yerini alıyor. Multiplayer betası içerdiği ufak eksikleri giderirse, özellikle bu tarz kontrol noktası ele geçirmeyi seven rekabetçi oyuncuların ilgisini çekmeye başaracaktır. Hızlı ve kalabalık bir aksiyon sunan oyunun, tek kişilik modunda bizleri nelerin beklediğini ise çıktığında hep beraber görmüş olacağız.