Disney dünyası hâyâl gücünü daima içinde muhafaza eden insanlar için harikalar sunuyor. Onlarca olağanüstü dünyayı içinde barındıran bu devasa evrenden birçok oyunun da uyarlandığına şahit oluyoruz. Geçmişte bunların birçok örneğini gördük ve görmeye devam ediyoruz. Epic Mickey ve Kingdom Hearts bunlar arasında en somut birkaç yapımdan biri. Burada yapımcılar için bolca malzeme var, yeter ki hamur doğru yoğrulabilsin. Son günlerde bu Disney oyunlarına bir yenisi daha eklendi. Siz peşisıra çıkan müthiş oyunların tadına bakarken bunun farkına varmamış olabilirsiniz tabii. Bizzat Disney’in kendi oyun stüdyosu Disney Interactive tarafından oyunseverlere sunulan Disney Universe, oyunseverlere hem bu koca evreni hem de Pixar’ın dünyasını en geniş çerçeveden sunmayı amaçlıyor.
Disney Universe'i açtığımızda ilk karşımıza çıkan tanıtım videosu oyunun içinde barındırdığı onlarca dünyada her şeyin yolunda gittiğini gösteriyor. Fakat hemen ardından ortaya çıkan sorunlar yüzünden Disney âleminde bir anda kaos patlak veriyor. Birçok sevdiğimiz Disney ve Pixar filminin olduğu dünyalarda sorunlar var ve buralardaki sıkıntıları düzeltmek bize düşüyor. Disney Universe'de ufak ve mavi yaratıkları kontrol ediyoruz. Bölümlere başlamadan önce bu karakterleri favori Disney karakterlerinin kıyafetlerini giydiriyoruz. Ve son olarak bu karakterlerin güçlerini emanet ediyoruz. Bölümler ve karakter kıyafetleri arasında Disney'in ve Pixar'ın en sevilen filmleri tercih edilmiş. Bunlar arasında Karayip Korsanları, Aladdin, Aslan Kral (The Lion King), Wall-E , Tron ve daha fazlası bulunuyor.
Başlangıçta yalnızca Karayip Korsanlarına girmemize izin veren oyunda diğer filmlerin dünyalarına geçiş yapmak için 2000 Mickey altını toplamamız gerekiyor. Bölümlerin oldukça bonkör olduğunu düşünürsek, bu bölümler açmanız çok fazla zamanınızı almıyor. Disney Universe'i açıp oyuna başladığınızda, ya da vazgeçtim direk bu mavi ufak yaratıkları gördüğünüz anda eğer Playstation 3'ün son yıllarda çıkışını yapan en eğlenceli platform oyunu LittleBigPlanet'i oynadıysanız aradaki benzerlik hemen dikkatinizi çekecektir. Evet, aşırı derecede benziyorlar ancak oynanış konusuna göz attığımızda arada dağlar kadar fark var ve Disney Universe'in kendine has bir yol çizdiğini veya bu konuda da başka bir platform oyunundan yardım aldığını söyleyebiliriz. Bu konuyla ilgili yorumlarımı ileriki paragraflarda bulabilirsiniz.
Disney Universe'deki 6 film dünyası bulunuyor. Bu biraz az gelebilir ancak bu dünyaların oldukça geniş yaratıldığını bilmek sevindirici. Çünkü her dünya kendi içinde 3 ayrı bölüme ayrılıyor ve bu bölümlerde 4 veya 5 kez mekan değiştirmek zorunda kalıyoruz. Bir bölümü açtığımızda karşımıza çıkacak olan mekanda ana görevin yanısıra irili ufaklı birçok yan görev de bulunuyor. Çeşitli challenge görevleri ile karşılaşacak ve bunları yerine getirdiğinizde karakter kostümlerini geliştirebilecek veya birçok altını cebinize indirebileceksiniz. Disney Universe, toplanabilir eşya konusunda epey geniş bir listeye sahip. Mekanları yağmalama konusunda da pek sıkıntı çekeceğinizi söyleyemem, sadece gözünüzü dört açın yeter. Çevrede bulacağınız anahtarlar kilitli hazine kutularını açıyor ve genel olarak bu kutulardan kostüm geliştirmeleri çıkabiliyor. Kostümleriniz geliştikçe elinizdeki silahın şekil değiştirmesi ve farklı kombolar sergileyebilmemiz hoş düşünülmüş ayrıntılar.
Disney Universe'de çevre öğeleri bu kadar fazlayken düşman çeşitliliği konusunda derin sıkıntılar mevcut. Her dünyada karşınıza gelecek düşman tipleri 2 veya 3 çeşidin önüne geçmiyor. Bu da birbirinin aynısı savaş sahnelerini ortaya çıkarıyor. Düşmanlar ile savaşırken çevredeki mavi renkli nesneler var mı yok mu diye kolaçan edin. Bu nesneyi aldığınızda geçici süreliğine kullanabileceğiniz bir silah veriliyor elinize. Bunun arasında tabanca veya uzayan boks eldivenleri gibi nesneler bulunuyor. Ayrıca mıknatıs veya yer kazma makinesi bulduğunuzda da bunlarla ne yapacağım diye şaşırmayın. Hemen etrafta hızlı bir tur atın çünkü bu nesneler elinizdeyken ne kadar çok gezerseniz o kadar fazla altın kazanıyorsunuz.
Disney Universe'in genel bağlamda kolay ve basit olduğunu söyleyebilirim. Ancak bu tarz oyunlar herkese hitap etmiyor. 4 kişiye kadar co-op desteğini de beraberinde getiren oyunun tek kişilikten ziyade bir parti eğlencesi sunduğu söylenebilir. LittleBigPlanet'teki gibi. Ancak ufak yaştaki oyunseverlerin Disney Universe'de çok keyifli saatler geçirebileceğini de açık yüreklilikle söyleyebilirim. Oyunun 6 dünyası var evet, ancak oyundaki tüm karakter kostümlerini açabilmek için bu bölümleri bir kez daha baştan bitirmeniz gerekiyor. Bu da oyunun ömrünü daha da ileriye taşıyor ve kendini kolay kolay rafa kaldırtmıyor.
Görsel bağlamda, Disney Universe, bu nesle yenilik olarak pek bir şey katamasa da kendine has bir grafik çizgisi yakaladığını söyleyebiliriz. Ünlü filmlerin dünyası ancak bu kadar şirin bir biçimde oyuncuya sunulabilir. Kostüm tasarımları çok fazla ve başarılıyken, dünya tasarımlarında da aynı özenin gösterildiğini bilmek çok güzel. Disney Universe'de görecekleriniz sizleri üzmeyecek. Bunu açık ve net olarak söyleyebilirim, fakat oyunun grafikleri bundan daha iyi olabilir miydi? Diye sorarsanız “Kesinlikle olurdu“ derim. Fakat Disney Universe'in kendine has tarzı sayesinde grafik konusunda gerekeni yerine getiriyor.
Grafiklerden sonra genelde de yaptığımız gibi ses & müziklere değinelim. Oyundaki her dünyanın orjinal tema müzikleri Disney Universe'e farklı bir biçimde uyarlanmış. Bu uyarlamaların Disney Interactive tarafından olabilecek en iyi biçimde yaratıldığını söylemek mümkün. Seslendirme konusuna değinecek olursak, Disney Universe'de yapay zeka küplerinin konuşmaları dışında başka bir seslendirme zaten yok. Kontrol ettiğimiz karakterler ise homurdanıyor, mızmızlanıyor veya buna benzer çeşitli ses efektleri çıkararak karşılaştı durumlara tepkilerini bu yönde dile getiriyorlar. Ancak bunun seslendirme kısmına girdiğini söyleyemeyiz. Disney karakterlerinin konuşmasını bekleyenler maalesef aradıklarını Disney Universe'de bulamayacaklar.