Kardeşiniz için neleri feda edersiniz? Ya da şöyle soralım. Kardeşiniz için neleri feda etmezsiniz ki? Ne kadar geçinemeseniz sürekli didişip dursanız da sonuçta o sizin kardeşiniz.
Max The Curse of Brotherhood işte tamda bu konuyu ele alıyor.
Kardeşi Felix'in yaramazlıklarından, oyuncaklarına verdiği zarardan bunalan Max, giriyor internete ve başlıyor kardeşinden kurtulmanın yollarını aramaya.
Ağzınızdan çıkan her bir sözün gerçeğe dönüştüğünü fark etseniz, kötü dileklerinizden ne kadar pişman olurdunuz? Max fazlasıyla pişman olmuşa benziyor ve tam da bu noktada maceramız başlıyor.
Danimarkalı geliştirici Press Play tarafından kontrollerimize sunulan Max The Curse of Brotherhood serinin bir önceki oyunu olan Max The Magic Marker'a kıyasla gerek oyun dinamikleri gerekse grafiksel anlamda epey ilerleme kaydetmiş gözüküyor. Sinematik sunumu, canlı renk paleti, bulmacalara göre şekillenen kamera açıları ile Max The Curse of Brotherhood'un görsel sunumu bir platform oyunu için oldukça doyurucu.
Tabi aynısını sesler için söyleyemiyorum. Gözlerimizi doyuran oyun kulaklarımızı aç bırakıyor. Ortalama 6-8 saat arası oynanış süresine sahip bir oyun için oldukça az diyaloğa sahibiz. Zaten platform oyunlarından bu konuda çok bir beklentimiz yok ama yine de hikaye oyuna biraz daha yedirilseydi o zaman oyun için bir platform oyunundan fazlası diyebilirdik. Çünkü Max The Curse of Brotherhood'u emsallerinden ayıran bir özelliği var. Kalemlerimiz.
Her biri kendine has özelliklere sahip renk renk kalemlerimizle oyun alanıyla etkileşime geçip Max'in engelleri aşıp kardeşini kurtarmasına yardımcı oluyoruz. Bu dinamik oynanışa başarılı bir şekilde aktarılmış olmasının yanında aynı zamanda oyunun en ön plana çıkan özelliği.
Bulmacaları çözmek için oyun alanıyla böyle bir etkileşime girmek her ne kadar hoş bir fikir olsa da bulmacaların zorlayıcı olmaması biraz keyif baltalıyor. Fizik öğesinin işin içine girmesiyle bazen sinir katsayınız bile yükselebilir ve kendinizi onlarca kez aynı yeri geçmeye çalışırken bulabilirsiniz. Yine de bir kez oynamaya başladığınızda, atmosferiyle sizi kendine çekip saatlerinizi alabilecek potansiyele sahip olan Max The Curse of Brotherhood'u türü sevenlere ve farklı oynanış dinamikleri denemek isteyenlere tavsiye ediyorum.
Herkese iyi oyunlar.