Deck Nine tarafından geliştirilen ve Square Enix tarafından yayınlanan Life is Strange: True Colors bizlere sinematik bir macera deneyimi sunuyor. Önemli seçimlerin yer aldığı bir seri olarak karşımıza çıkan Life is Strange, True Colors ile beraber farklı bir sıçrama yapmış diyebilirim.
Oyunda öncelikle belli bir bölge ve alan bulunuyor ve karakterimizin kontrolü elimize geçirdiğimiz zaman bu alan içerisinde istediğimiz şekilde gezinebiliyoruz. Serinin diğer oyunlarından daha farklı bir yapıyı bizlere aktaran bu oyunda gerçekten de beğendiğim kısımlar bulunuyor ve bunları da sizlere aktarmak istiyorum.
Oyunun temelinde neler yatıyor?
Öncelikle oyunun temelinde sinematik ve seçim odaklı bir yapı yer alıyor. Bunun akabinde ise arka planda geniş bir hikaye bizlere sunuluyor ve bu hikayeyi istediğimiz bir şekilde sonlandırabiliyoruz. Oyun içerisinde yer yer ve sürekli olarak seçim yapabileceğimiz diyaloglar karşımıza çıkabiliyor ve bu seçimlerle beraber de diğer karakterler arası ilişkilere ve olayların gidişatına dokunabiliyoruz. Oyundaki bu değişim hissiyatını elbette oyun içerisinde hissedebiliyor ve bu hissiyatla beraber de gidişatı değiştirdiğimiz için kendimizi mutlu hissedebiliyoruz. Dolayısıyla oyun içerisinde seçim odaklı ve hikaye temelli bir yapı bizlere aktarılıyor ve bu seçimleri de istediğimiz şekilde yapabiliyoruz ve her bir oyuncu farklı bir sona doğru gidebiliyor diyebilirim.
Oyunda serinin diğer oyunlarında olduğu gibi olaylar zinciri bulunuyor ve bu olaylar zinciri içerisinde karakterimizi tanımaya ve etrafında yer alan olayları irdelemeye koyuluyoruz. Elbette burada farklı bir hikaye farklı bir yetenek ve farklı karakterler karşımıza çıkıyor. Bununla beraber de kendimizi küçük bir kasaba da buluyoruz. Bu kasaba içerisinde dilediğiniz gibi gezip tozabiliyor ve yer yer de kasabanın çevresi ile beraber etkileşime geçebiliyoruz.
Oyunun hikayesi ilgi çekici mi?
Oyun özünde bizlere bir hikaye anlatmak ve bu hikayenin gidişatına dokundurmak istiyor. Elbette burada da başardığı noktalar bulunuyor. Oyunda öncelikle bir kız karakteri kontrol ediyor ve bu kız karakterle beraber kendi yeteneklerimizi ve gücümüzü keşfetmeye koyuluyoruz. Uzak bir bölgeden geldiğimiz ve bu kasabaya doğru adım attığımız oyunda abimiz ile tekrardan buluşuyor ve artık kendimize ait bir dairenin de olduğu bu yerde işlerimizi halletmeye koyuluyoruz. Elbette burada kız karakterimiz kendi yeteneğinden haberdar bir şekilde yer alıyor ve diğer oyunlarda olduğu gibi sıfırdan yeteneğini keşfetmeye çalışmıyor. Dolayısıyla oyun içerisinde kız karakterimiz yetenekten haberdar ve bu yeteneği tekrardan gün yüzüne çıkarmak istemiyor gibi bir durum bizlere aktarılıyor.
Hikayenin özü bundan ibaret ancak hikaye tamamen burada başlamıyor ve yeteneğimizi kullanabileceğimiz olaylar silsilesi burada patlak veriyor. Elbette burada hikayenin detaylarına girmeyeceğim çünkü bu detaylara girersem oyunun hikayesi tamamen açığa çıkmış ve tüm sürpriz bozulmuş olur. Dolayısıyla burada hikaye konusunda ilgi çekici bir yapının olduğunu söyleyebilirim. Hatta şaşıracağınız bir son da sizleri bekliyor.
Yüz animasyonları ve grafikler serinin diğer oyunlarına göre daha gelişmiş
Life is Strange Serisi eski bir yapım olduğundan dolayı sonraki süreçlerde yeniden düzenlenmiş sürümleri çıkan bir seri olarak karşımıza çıkıyor ancak bu yapım 2021 yılında piyasaya sürüldü ve bu kapsamda üst düzey bir grafik ve animasyon detayıyla beraber bizlere aktarıldı. Dolayısıyla oyun içerisinde serinin diğer oyunlarına göre daha gerçekçi yüz animasyonları ve duygular bizlere aktarılıyor. Oyunun beğendiğim kısımlarından biri de bunlar oldu. Oyundaki yüz animasyonları, karakterlerin hareketleri ve çevre detayları oldukça ilgi çekici bir şekilde karşımıza çıkıyor ve burada gerçekten de etrafa hayranlıkla baktığım anlar da yer alıyor. Dolayısıyla oyundaki manzaralardan karakterlerin detaylarına ve animasyonlara kadar oldukça tatmin edici bir deneyim bizlere sunuluyor.
Serinin diğer oyunlarından ayıran özellikler
Bu oyunu serinin diğer oyunlardan ayıran en önemli özellik istediğimiz şekilde mevcut bölge içerisinde dolanabilmemiz ve etrafa bir göz atabilmemiz. Oyunda küçük bir kasabada yer alıyor ve bu kasaba içerisinde sağı solu keşfedebiliyor, çeşitli manzaralara bakabiliyor ve farklı yapılar içerisine doğru giriş yapabiliyor ve karakterlerle beraber konuşabiliyoruz. Dolayısıyla diğer oyunlarda bu yapı geçerli değildi ancak bizlere belli bir alan veriliyordu ve bu alan içerisinde sürekli olarak gezip tozabiliyorduk. Burada ise tüm bir alanı istediğimiz şekilde tek seferde gezebiliyor hatta kendi dairemize çıkıp tekrardan sokağa doğru inebiliyoruz. Böyle olunca da oyun daha fazla özgürlük hissiyatı bizlere sunuluyor ve bu durumda da sevdiğim özelliklerden birkaç tanesi diyebilirim.
Diğer bir sevdiğim özellik ise oyun içerisinde bizlere daha farklı bir deneyim sunan ufak bir rol yapma kısmı bulunuyor. Oyun içerisinde burada küçük bir çocukla beraber onun hayal dünyasına dalıyor ve burada kısa bir rol yapma deneyimine atılıyoruz. Kısa rol yapma sekansı içerisinde sıra tabanlı taktik savaşları karşımıza geliyor ve gerçekten de ilgi çekici bir deneyime burada adım atıyoruz. Sıra tabanlı taktik savaşları ile beraber karşımıza çeşitli düşmanlar çıkabiliyor ve düşmanları ortadan kaldırdıkça da çeşitli kaynakların sahibi olabiliyoruz. Bu savaşlar esnasında hem kendimizi hayatta tutmak hem de yanımızdaki küçük çocuğu yönetmek durumunda kalıyor ve istediğimiz şekilde standart saldırılardan büyülü saldırılara kadar çeşitli ataklar gerçekleştirebiliyoruz. Bu düşmanları alt ettikten sonra elbette daha fazla ileriye doğru gidebiliyor ve son olarak da zorlu bir boss savaş ile beraber karşılaşabiliyoruz. Olaylar tam da burada patlak veriyor ve burada ise tam bir sıra tabanlı taktik savaşlarına geçiş yapabildiğimiz bir ortam bizlere aktarılıyor. Hem animasyonlar hem de çevre detayları burada farklı bir oyuna geçiş yaptığımızı hissettiriyor ve burada bu bossu ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. Bu kısım oldukça ilgimi çeken bölümlerden biri oldu ve gerçekten de burada eğlendim diyebilirim.
Karakterler arasındaki ilişkiyi kendiniz belirliyorsunuz
Serinin diğer oyunlarında olduğu gibi bu oyunda da tanıştığımız karakterlerle beraber aramızdaki ilişkiyi tamamen biz belirliyoruz. Yani yaptığımız seçimlerle beraber istediğimiz şekilde bir karakterle yakın olabiliyor veya tamamen uzak bir şekilde ondan ayrılabiliyoruz. Dolayısıyla bu seçimler oyun içerisinde oldukça önem arz ediyor ve hangi karaktere yaklaşmak istiyorsanız ona göre seçimlerinizi belirleyebiliyorsunuz. Karakterler arasındaki ilişki elbette olayın örgüsünü değiştirebiliyor ve yer yer de değişiklikleri hissedebileceğimiz durumlar karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla bunları da akıllıca seçmekte fayda var diyebilirim.
Oyunu öneriyor muyum?
Serinin diğer oyunlarında olduğu gibi bu oyun da temel olarak aynı şeyleri bizlere aktarıyor. Ancak bu oyun içerisinde daha gelişmiş grafikler, animasyonlar ve daha fazla özgürlük hissiyatı bizlere aktarılıyor. Bununla beraber serinin diğer oyunlarını oynadıysanız muhakkak bu oyuna da bir göz atmanızı tavsiye ederim. Aradaki o sıçramayı böylece daha iyi hissedebileceksiniz.
Eğer tek oyunculu ve hikaye odaklı yapımlardan hoşlanıyorsanız ve daha çok sinematik bir deneyime atılmak istiyorsanız bu oyuna göz atabilir ve bir şans verebilirsiniz. Ancak sinematik bir deneyim elde etmek istemiyorsanız bu oyundan uzak durabilirsiniz. Çünkü karakterimizi elimize aldığımız kısımlar burada kısıtlı bir şekilde karşımıza çıkıyor ve genellikle sinematik içerikler bizlere sunuluyor.