Bitkilerin hayvanların konuştuğu, bir zamanlar veya bir varmış bir yokmuş diye başlayan masallar dinlemeyeli uzun zaman olmuştu. Türkçesiyle Fabl, buradaki ismiyle ise Fable karakterleri, çıkmışlar kendi dünyalarından yerleşmişler şehire, gerçek dünyada. Kırmızı Başlıklı Kızlar, Pamuk Prensesler, Güzel ve Çirkinler, hepsi geride bırakmış yaşamlarını ve New York’ta diğer Fable’lar ile yeni bir hayata başlamışlar. Burası için, her ne kadar ordan gelen karakterlerle dolu olsa da tarif etmek için en son kullacağımız tanım Peri Masalları olurdu.
The Wolf Among Us, karanlık mı karanlık bir New York mahallesinde geçiyor, ama gerçek dünya olmasına rağmen bir o kadar da fantastik. Burada işler bizden soruluyor, adeta Fabletown’ın şerifi gibi Fable’ların sorunlarını çözüyoruz. Ama koruyucu bir güçten çok oyunda daha çok dedektif havasında ilerliyoruz, zaten bir silahımız bile yok. Ünümüz öylesine yayılmış ki her Fable bizden korkuyor. Korktuğunu belli etmeyip sivrilenler ise karanlık tarafımızla yani gerçek yüzümüzle karşılaşıyor.
Çok fazla ayrıntıya girmek istemiyorum çünkü oyun ilk bölümü ile tamamen gizem üzerine kurulu. Karakter tahlilleri yapmanız gerekiyor çünkü kimse masallardaki rolünü oynamıyor burada. Herşey yeniden yazılmış.
Wolf Among Us, aynı The Walking Dead’de olduğu gibi Point and Click şeklindeki macera oyunu yapısında çıkıyor karşımıza. Yine ilgi uyandıran bir hikaye anlatılırken, oyuncuya çevreyi araştırma ve seçim şansı sunuluyor. Ana karakterimiz olan Bigby Wolf’u kontrol ederken, etraftaki objelerle etkileşime girebiliyor veya diğer karakterlerle konuşmalar gerçekleştirebiliyoruz. Bu konuşmalar esnasında karakterlerin sonradan hatırlayacağı diyalog seçimleri oyunun senaryosunda değişikliklere neden oluyor. Terslediğiniz bir karakter, ilerleyen bir bölümde size gerektiği gibi davranıyor veya lafı koyuyor tabiri caizse.
Oyunun genelinde bu benzer ilerleyiş söz konusu iken bazen de hızlıca tuşlara basmamız gereken Quicktime Event sahneleriyle karşılaşıyoruz. Burada öldüğünüz takdirde checkpoint noktasına geri dönerek baştan alıyorsunuz.
Masal karakterlerinin, güzel prenseslerin o renkli dünyalarından çıkıp da karanlık New York sokaklarında bir mülteci gibi hayatlarını devam ettirmeleri müziklerin melankolik etkisiyle daha bir atmosfere boğulmuş. Karakterlerin yaşamları öylesine değişmiş ki sadece hayatlarını devam ettirmeye çalıştıklarını görmek ve süregelen bu gidişatı değiştirmek için en ufak bir çaba sarf etmemeleri oyuncuyu da etkiliyor. Bu havanın verilmesinde müziklerin ve grafiklere bulaşmış olan karanlık havanın rolü büyük. Diyaloglar ise yeterince gizemli, yeterince dikkat çekici. Hikayenin geri kalanını ve öncesini merak ettiriyor, sürüklüyor.
Oyunda çizgi romanların üç boyutlu dünyaya uyarlanması gibi görünen grafik tarzı devam ettirilmekte. Karakterlerin yüz animasyonları gereken hisleri üzerimizde oluşturmayı başarıyor ve çevredeki ayrıntı bizi memnun bırakıyor. Ama nasıl ki bir çizgi roman karesinden büyüleyi bir resim beklememeniz gerekirse burada da aynı durum söz konusu. Tarzıyla ve görünüşüyle üstüne düşeni yapıyor.
The Wolf Among Us, Graphic Novel olarak adlandırılan uzun soluklu ve görsel içerikli kitapların oyun dünyasına yerleşmesini sağlayan son örneklerden biri. Aynı The Walking Dead’de olduğu gibi başarılı bir hikaye anlatımı, kaliteli bir sunumu ve oyuncunun kararlarına göre gerçekten değişmekte olan bir dünyası bulunmakta. Diğer yandan ne yazık ki oynanabilirlik üzerinde pek fazla etkiniz bulunmuyor, etkileşime geçebileceğiniz objelerin azlığı, bir sonuç doğurması nedeniyle Adventure oyunlarına nazaran azaltılmış diyalog seçenekleri, tablette bile oynansın denerek hazırlanmış basit kontrolleri, basitliği geçin sahip bile olmadığı bulmacalar gibi negatif özelliklere sahip. Fakat burada anlıyoruz ki yapım ekibi neredeyse öldü dediğimiz Adventure oyunlarını beyin yakan bulmacalardan ve ekranlardaki piksel avı zamanlarından kopartıp bunun yerine büyüleyici hikaye anlatımları için kullanmayı tercih etmiş. Beş bölümden oluşan The Wolf Among Us, çıkmış olan Faith isimli ilk bölümü ile bizlerden 10 üzerinden 8 alıyor ve yeni bölümleri için beklemeye zorluyor. Bir başka video incelemede görüşmek üzere herkese keyifli maceralar.