Dying Light Serisi 45 Milyon Oyuncuya Ulaştı

02.02.2025 19:30 Mehmet Tandoğan

 
 
Techland ekibi tarafından biz oyun severlere sunulan kıyamet sonrası bir dünyada geçen hayatta kalma serisi Dying Light, 10. yıl dönümünü kutluyor. Yeni yıla girişiyle beraber ekip sosyal medyada çeşitli açıklamalarda bulunuyor.
 
Dying Light serisinin yeni oyunu yolda
 
 
 
Techland, Dying Light serisinin 10. yıl dönümünü kutlamak için yakın zamanda sosyal medyaya başvurdu. 2015 yılında serinin ilk oyunu yayınlandı ve dünya çapında büyük ses getirdi. Ardından seri devam oyunu ile taçlandırıldı ve 2022 yılında Dying Light 2: Stay Human piyasaya sürüldü. Kutlamaların bir parçası olarak geliştirici ekip istatistiklerle dolu bir video paylaştı. Burada 2015'ten bu yana serinin 45 milyon oyuncuya ulaştığı aktarıldı.
 
Techland, sosyal medyada paylaştığı tanıtım videosunda iki oyunla birlikte Dying Light evrenine 45 milyondan fazla oyuncunun giriş yaptığını duyurdu. Diğer taraftan serinin tüm oyunlarında oyuncular 1,1 milyar saat vakit geçirdi ve 75 milyardan fazla zombi öldürdü. Bu da dünya nüfusunu neredeyse 9 katı olarak karşımıza çıkıyor.
 
Techland şu anda bildiğiniz üzere serinin en yeni oyunu Dying Light: The Beast'i piyasaya sürmeye hazırlanıyor. Oyunda Roger Craig Smith'in canlandırdığı Kyle Crane karakteri geri dönüyor.
 
 
 
Dying Light 2: Stay Human neler sunuyor?
 
Dikkat çekici kıyamet sonrası bir ortamda yer aldığımız yapının içerisinde, insanlığın virüse karşı umutsuz bir vakasıyla karşı karşıya kalıyor ve kendimizi oyuna kaptırmaya hazırlanıyoruz. Parkur ve dövüş becerilerimizin hayatta kalmamıza olanak tanıyan bu yapımda, farklı bölgelere doğru ilerleyebiliyor, bu bölgeleri keşfedebiliyor ve buralarda neler olup bittiğini öğrenebiliyoruz. Bunun dışında oyunda yapacağınız her bir hamle oldukça önem arz ediyor. Çünkü burada, bildiğiniz üzere zombilerle dolu bir dünya bulunduğundan dolayı, etraftaki çevre unsurlarını kendi lehimize kullanmak ve tamamen hayatta kalmaya odaklanmak bizim işimiz oluyor. Bildiğiniz üzere serinin devam oyunu, ilk oyundaki olayların üzerinden 20 yıl sonrasına konu alıyor ve dolayısıyla virüsün galip geldiği bir ortamda yer alıyoruz.
 
Süre boyunca hayatta kalma şansımızı sürekli olarak arttırmamız gerekiyor. Çünkü bu tarz oyunlarda, bildiğiniz üzere hayatta kalma teması bulunuyor. Etrafı keşfetmeye çalışabiliyor, ama kaynaklarımızı en iyi şekilde derleyebiliyoruz. Bu tarz oyunlarda yine, bildiğiniz üzere etrafı keşfederek kaynakları toplamak ve envanterinize ne kadar çok kaynak olduğunu görmek bir hayli önemli. Çünkü oyunda ne kadar çok kaynağınız ve ekipmanınız bulunuyorsa, o kadar çok kendinizi güvenli hissedebiliyor ve buna göre daha fazla hamle yapmak durumunda kalabiliyorsunuz. Bununla beraber, yine kendinize sağlık paketleri oluşturabiliyor, tamirler yapabiliyor, darbe almış ve kırılmış silahları onarabiliyor, yeni üretimler yapabiliyor ve zanaatkarlık mekaniği sayesinde tüm kaynaklardan en iyi şekilde yararlanabiliyorsunuz. Dolayısıyla oyun içerisinde yapacağınız her bir hamle oldukça önemli iken, aynı zamanda kaynaklarınızı en iyi şekilde kullanmanız gerekiyor.
 
Bunun dışında yine oyun içerisinde topladığınız parçalarla beraber, farklı NPC karakterlerinden yeni içerikler satın alabiliyor ve oyunda ticaret yapabileceğiniz bir deneyimin de bulunduğundan bahsetmekte fayda var. Bunun dışında yine yapacağınız hamlelerle zombilerin üstesinden gelebiliyor, onları isterseniz yakın dövüş, isterseniz de elinizdeki silahlarla uzaktan yok edebiliyorsunuz. Dolayısıyla oyunda kullanabileceğiniz silahlar oldukça değişkenlik gösterebiliyor ve aynı zamanda elinize alabileceğiniz baltalarla, bıçaklarla ve çok daha fazlasıyla düşmanları kesip biçebiliyorsunuz. Yapım içerisinde sadece zombiler yer almıyor, aynı zamanda sizlere karşı gelen ve hayatta kalan gruplar da bulunabiliyor. Dolayısıyla her hayatta kalan grup ne yazık ki müttefikiniz olarak karşımıza çıkmıyor. Dolayısıyla bölgeleri ele geçirmeye ve yağmalamaya devam eden insanların da bulunduğunu belirtmekte fayda var.
Bununla beraber yine oyun içerisinde açık bir dünya bulunuyor ve şehirde istediğiniz gibi dolaşabiliyorsunuz. Şehirde dolanırken ganimet arayabiliyor, binaları gezebiliyor ve çok daha fazla detayla karşı karşıya kalabiliyorsunuz.
 
 
 
Aynı zamanda binaların çatılarından çatıya atlayabiliyor, tutunabileceğiniz çıkıntılar bulabiliyor ve ilk oyuna göre daha fazla parkur elementinin ve platform unsurunun burada olduğunu söyleyebiliyoruz. Zombi virüsünün harap ettiği topraklarda bulunduğunuzdan dolayı, elbette geriye kalan sadece birkaç yerleşim yeri var. Bu birkaç yerleşime gittiğimizde, elbette askerlerin ve diğer insanların burayı koruduğunu görebiliyorsunuz. Durum böyle olunca, oyun içerisinde yapacağınız her bir hamle ile isterseniz doğrudan güvenli bölgeye doğru ilerleyebiliyor ve en iyi şekilde kendi lehinize kararlar almak durumunda kalabiliyorsunuz. Oyunda bazı kararlar bulunuyor ve isterseniz düşmanlara karşı gelebiliyor, isterseniz de bazı tavizler vermek durumunda kalıyorsunuz. Ek olarak, oyun içerisinde Gezgin Aiden adlı bir karakterle oynuyor ve asıl amacımızın bir doktorun çarpık deneylerinden kaçarken, çocukken geride bıraktığımız kız kardeşimizi bulmak olduğunu öğreniyoruz. Asıl amacımız, elbette kız kardeşimizi kurtarmak ve geçmişte yaşanan bu tarz olayları durdurmaktır.
 
Durum böyle olunca, oyunda bir nevi kişisel bir hikaye içeriği olduğundan bahsedebiliyoruz ve bu kişisel hikaye içeriğiyle beraber, aslında bir nevi o hikayenin genele yayıldığını aktarabiliyoruz. Çünkü olayların arkasında ve perde arkasında gerçekten de çok farklı olayların olduğunu söyleyebiliyoruz ve bunları yavaş yavaş keşfettikçe hikayeyi açmaya çalışıyoruz. Dolayısıyla oyun içerisinde dikkat çekici bir hikaye içeriği olduğundan bahsedebiliyoruz ve dallanıp budaklanan bir hikaye içeriği de burada bizlere sunuluyor diyebiliriz. Bunun dışında yine oyun boyunca canavarların kontrolünü elinize geçirebileceğiniz bir bölgenin olduğundan bahsedebiliriz. Aynı zamanda her bölgede yapabilecekleriniz değişkenlik gösterebiliyor. Oyunda bildiğiniz üzere gece ve gündüz döngüsü bulunuyor. Bu gece ve gündüz döngüsünde, oldukça dikkat etmeniz gereken durumlar yer alıyor ve özellikle işlerinizi gündüz boyunca halletmeniz oldukça önemli. Çünkü bu durum, ilk oyunda da aynı şekilde karşımıza çıkıyordu ve devam oyununda da yine daha aktif bir şekilde gece ve gündüz döngüsüne dikkat etmeniz gerektiğini aktarmakta fayda var.

Hızlı bir şekilde zombilere karşı gelmeye hazırlanabileceğimiz yapım içerisinde, yukarıda bahsettiğimiz gibi gece ve gündüz döngüsüne oldukça dikkat etmeniz lazım. Bu döngü boyunca, elbette işlerinizi her zaman gündüzleri halletmeniz oldukça önemli. Çünkü geceleri, bildiğiniz üzere ilk oyunda da olduğu gibi, zombiler oldukça agresif olabiliyor ve gerçekten de yapacağınız hamleleri direkt olarak kesebiliyor. Durum böyle olunca, yapacağınız hamlelere gündüz boyunca yapmak çok daha yararınıza olacaktır. Gece boyunca, normal zombiler bile oldukça agresif bir şekilde karşımıza çıkıyor ve tepelerde olsanız bile, zombilerin adeta delirmiş gibi üzerinize doğru geldiğini ve duvarlara tırmandığını doğrudan hissedebiliyor ve görebiliyorsunuz. Çarpık deneyler sonrasında kız kardeşimiz Mary’i bulmak için büyük bir maceraya atıldığımız yapım içerisinde, kendimizi doğrudan çatışmaların içerisinde bulabiliyoruz. Hem zombi sürülerini yenebiliyor, hem de yeni müttefikler aramak için elimizden geleni yapmak durumunda kalıyoruz. Elbette çocukluk travmalarımızdan biriyle karşı karşıya kalabileceğimiz oyunda, yılların geçtiğini ve zamanın ilerlediğini aktarabiliyoruz. Dolayısıyla ilerlediğimiz süre boyunca yapacağımız hamlelere en iyi şekilde karar verebiliyor, aldığımız kararlar oldukça önem arz ediyor ve yaptığımız her bir hamle ne yazık ki burada doğru şekilde karşılık bulmayabiliyor.
 
 
 
Oyun içerisinde yer aldığınız süre boyunca, aynı zamanda farklı bölgelere doğru ilerleyebiliyor, bu bölgelerde neler olup bittiğini öğrenebiliyor ve her bölgede farklı atmosferlerle, manzaralarla, düşmanlarla etkileşime girebileceğiniz unsurlarla, görevlerle ve çok daha fazlasıyla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Bunun dışında yine yapacağınız hamleleri en iyi şekilde tartabileceğiniz oyunda, zombi türlerinin oldukça değişkenlik gösterdiğini aktarabiliyoruz. İrilili ufaklı zombilerin haricinde bir de devasa zombiler ve ele başları bulunuyor. Bu zombileri ortadan kaldırmak için türlü hareketler sergileyebiliyor, çevre unsurlarına en iyi şekilde dikkat etmeye çalışabiliyor ve çevre unsurlarını kendi lehinize kullanabiliyorsunuz. Dolayısıyla oyunda ele başlarını ortadan kaldırmak için zorlu arenalarda kapışabiliyor, buralarda neler olup bittiğini öğrenebiliyor ve elinizdeki tüm imkanları düşmanlara karşı kullanabiliyorsunuz. Onlara karşı pompalı tüfeklerle, makineli tüfeklerle, tabancalarla ve çok daha fazlasıyla gelebiliyor veya yakın dövüş silahları ile beraber baltanızla, palanızla ve çok daha fazlasıyla düşmanları yok edebiliyorsunuz. Durum böyle olunca, oyunda kullanabileceğiniz silahlar değişkenlik gösterebiliyor.

Kıyamet sonrası bir dünyada yer aldığınız süre boyunca, oyunda dünyanın sonsuza dek değiştiğini ve artık bir daha eskisi gibi olmayacağını anlayabiliyoruz. Farklı bölgelere doğru ilerlerken, 2036 yılında olduğumuzu anlayabiliyoruz. Bu tarz detaylarla beraber, oyunda gerçekten de yılların hızlı bir şekilde geçtiğini ve insanlığın yavaş yavaş öldüğünü ve aynı zamanda yeni bir türün doğduğunu görebiliyoruz. Acımasız zombi sürülerini ortadan kaldırmak için onları, öncelikle tuzağa çekebiliyor, toplu bir şekilde ortadan kaldırabiliyor ve üzerlerine atabileceğimiz bombalarla ve diğer unsurlarla beraber toplu bir şekilde yok edebiliyoruz. Bununla beraber, zombi virüsünün aslında enfekte ettiği kişiler çok farklı alanlarda karşı çıkabiliyor ve her bir zombi türü gerçekten de farklı şekillerde yer alabiliyor. Gündüz yaşayanlara, gece ölülerine ait olduğu bir dünyada yer aldığımız yapım içerisinde, yolumuza bakabiliyor ve insanlığın son hallerinden biri olan bölgeye doğru ilerleyebiliyoruz. Gün boyunca hayatta kalanlarla burada iyi bir yaşam sürdürmeye başlayabiliyoruz.
 
Sahte de olsa normallik hissiyatı yaşayabileceğiniz bu tarz yerlerde, elbette kendi vaktinizi geçirebiliyor ve özellikle geceleri buralarda yer almanız oldukça önemli. Çünkü yukarıda da bahsettiğimiz gibi, geceleri yaşayanlara değil, ölülerin olduğu bir dünyada yer alabiliyor ve ölülerin daha da güçlendiğini ve agresif olduğunu aktarabiliyoruz. Eğer gece boyunca yapacak bir görev bulamazsanız, bununla beraber yaşayanların olduğu bölgelere doğru ilerleyebilir, buralarda ticaret yapabilir, oyunlar oynayabilir ve isterseniz de uyuyup sabah olmasını bekleyebilirsiniz. Bu tarz detaylarla beraber, oyunda yaşayan alanlarda gerçekten de özellikle kısımlarda yer alabiliyor. Dikkatli olmamız ve çok karanlıkta kalmamamız gerektiğini aktarabiliyoruz ve bir daha asla geri dönmeyeceğimiz bir yapı ile karşı karşıya kalabiliyoruz. Şehrin sakinleri gerçekten de farklı şekillerde karşımıza çıkıyor ve karşımıza çıkan karakterlerle etkileşime girdikten sonra, onların dost mu, yoksa düşman mı olduğunu anlamak gerekiyor. Dolayısıyla oyunda aslında dikkat etmemiz gereken durumların olduğundan bahsedebilir ve bu dikkatimizi doğrudan oyun içerisine vermek durumundayız.
 
 

Oyunda hayatta kalmak için sürekli hareket halinde olmak gerekiyor. Çünkü tüm dövüşlerin kazanamayacağını belirttiğimiz yapımda, bazen kaçmak en mantıklı seçenek olarak karşımıza çıkıyor. Neyse ki bunun için tüm becerilere sahip olarak oyundaki yerimizi alabiliyoruz. Oyunda duvarlarda yürüyebiliyor, bir yerden bir yere halata tutunarak atlayabiliyor, çatılardan çatılara geçiş yapabiliyor ve tüm parkur elementlerini hızlı bir şekilde gerçekleştirebiliyoruz. Düşmanlarla karşı karşıya kaldığımız zaman, tepelerden saldırabiliyor, uçan tekme atabiliyor ve elimizdeki tüm imkanları onlara karşı kullanabiliyoruz. Parkur elementleri üzerinde usta olduğumuzdan dolayı, şartlar bizim elimizde olduğunu aktarabiliyoruz ve bu tarz detaylarla beraber, çelik halatlarda gezinebiliyor, şehir manzarasına bakış atabilir ve çatıdan çatıya doğru atlayış gerçekleştirebiliyoruz. Kendi yaratıcılığımızı kullanabileceğimiz ve tehlikeli ortamlarda yer alabileceğimiz yapımda, hem grafiklerin hem de animasyonların oldukça önemli olduğunu görebiliyor ve sonuç almak için yaratıcı olmamız gerektiğini aktarabiliyoruz.
 
 
 
Farklı silahlara ihtiyacımız olduğunu aktarabildiğimiz veya düşmanların üzerine atlamak için tüm parkur hareketlerini kullanabileceğimizi, yapımın genel olarak oldukça güzel ve uzun bir deneyim sunduğunu söyleyebiliyoruz. El elden üstündür cümlesiyle ilerlemeye çalıştığımız bu yapımda, elbette yanınıza arkadaşlarınızı davet edebiliyor ve tek başınıza buralarda yer almak istemeyebilirsiniz. Dolayısıyla oyunda en fazla 3 oyuncuyla takım kurabiliyor, yani toplamda 4 kişi olarak ilerleyebiliyor ve şansınızı arttırabiliyorsunuz. Hayatta kalma şansınızı arkadaşlarınızla beraber arttırabileceğiniz bu yapımda, gezgin bölgenize doğru meydan okumalara katılabiliyor, şehrin sokaklarında kasıp kavurabiliyor ve arkadaşlarınızdan ne kadar çok destek alırsanız, o kadar çok hayatta kalma şansınızı arttırabiliyorsunuz. Bununla beraber, ilk oyun da aynı şekilde arkadaşlarla oynanabiliyordu. Devam oyunu da aynı şekilde tüm ana hikaye dahil olmak üzere, arkadaşlarla beraber oynanabiliyor. 
 
Dying Light: The Beast neler vadediyor?
 
Dying Light serisinin bir sonraki oyunu olarak karşımıza çıkmaya hazırlanan The Beast, ilk oyunun devam projesi niteliğinde bizlere sunulmak isteniyor. Bildiğiniz üzere, ilk oyunda Crane adlı karakteri kontrol ediyorduk ve ikinci oyunda farklı bir karakter bizlere sunuldu. Ancak bu oyun içerisinde, ilk oyundaki karakterin yer aldığını aktarabiliyor ve maceralarımıza kaldığımız yerden devam etmek durumunda kalıyoruz. Dolayısıyla hayranların ve zombi severlerin bir hayli beklediği bir yapım diyebiliriz. Dikkat çekici ortamlara geçiş yapabileceğimiz ve 13 yıl boyunca üzerimize yapılan deneylere katıldıktan sonra kaçabildiğimiz yapım içerisinde, intikam arzusuyla bizleri tutsak eden kişilerin peşine düşüyor ve ana hikayenin bu olay örgüsü etrafında şekillendiğini aktarabiliyoruz. Fark ettiğimiz süre boyunca, elbette arka planda daha farklı işler olduğunu ve bu işlerin gitgide daha da fazla derinleştiğini belirtebiliyoruz.
 
Durum böyle olunca, elbette oyun içerisinde hızlı bir şekilde ilerleyebiliyor, farklı bölgelere doğru adım atabiliyor, buralarda neler olup bittiğini öğrendikten sonra kendimize yepyeni görevlerle şekillendirebiliyoruz ve oyunda yer aldığımız süre boyunca ana karakterimizle beraber dikkat çekici karakterlerle etkileşime girebiliyoruz. Bu etkileşime girmekle beraber, elbette buralardan neler olup bittiğini öğrenebiliyor ve akabinde ise yapacağımız hamlelere en iyi şekilde değerlendirebiliyoruz. Aynı zamanda oyunda yer aldığımız süre boyunca her bir noktada farklı zaman ve türleri ile karşı karşıya kalabiliyor ve birbirinizle beraber uzaktaki düşmanları görebiliyor, onların ne kadar yoğunlukta olduğunu doğrudan gözlemleyebiliyor ve aynı zamanda kendi planlarımızı ve stratejimizi ön plana çıkarabiliyoruz.
 
Bununla beraber, yine oyun içerisinde hızlı bir şekilde yolumuza bakabiliyor, çok daha büyük işlerin arka planda döndüğünü anladığımız esnada hızlı bir şekilde yolumuza bakabiliyor ve bölge eskiden olduğu kadar kalabalık olmasa da hala insanların olduğunu aktarabiliyoruz. Dolayısıyla ikinci oyunda da yer aldığı süre boyunca hayatta kalan grupların burada bulunduğunu söyleyebiliyoruz ve bu hayatta kalan gruplarla istersek müttefik, istersek de düşman olabiliyoruz. Bazı gruplar doğrudan sizlere düşman olabilir ve bunun için herhangi bir seçim şansımızın olmadığını aktarabiliyoruz. Dolayısıyla oyun içerisinde dikkat etmemiz gereken durumların olduğunu söylemekte yarar var.
 
 

Farklı kısımlara doğru ilerleyebileceğimiz ve heyecan dolu son bir maceraya doğru adım atabileceğimiz yapımda, yapacağımız her bir hamle ile beraber 13 yıl boyunca yapılan deneylere katlandık ve artık buradan kaçtığımızı görebiliyoruz. İntikam arzusu ile beraber ilerleyebildiğimiz yapımda bol bol dehşetin ve parçalanmanın olduğunu ve şiddetin dozunun gitgide artış gösterdiğini belirtmekte fayda var.
 
Şiddetin dozu bir yandan artarken, diğer yandan ise zombileri parçalayabiliyor, kollarını, bacaklarını koparabiliyor, kafalarına tek bir hamle ile tek atabiliyor ve böylece düşmanları nasıl ortadan kaldırabileceğimize biz karar verebiliyoruz. Oyunda kullanabileceğimiz yakın dövüş silahlarının yanı sıra menzilli silahlar bulunuyor ve aynı zamanda burada istersek elimize baltalar, bıçaklar, palalar ve çok daha fazlasını alabiliyor, istersek de tabancalar, pompalı tüfekler, makineli tüfekler ve çok daha fazlasıyla beraber ilerlemek durumunda kalabiliyoruz. Dolayısıyla oyun içerisinde hızlı bir şekilde yolumuza bakabiliyor, buralarda neler olup bittiğini öğrenebiliyor, bölgenin eskiden olduğu kadar kalabalık olmasa da hala insanların olduğunu görebiliyoruz. Elbette bu insanların bazıları bizlerden yardım isterken, diğerleri ise bizleri öldürmek istiyor. Durum böyle olunca, oyunda her bir karaktere, gruba ve diğerlerine karşı yaklaşımımızı kendimiz belirleyebiliyor ve yapacağımız hamleleri en iyi şekilde değerlendirebiliyoruz. Bununla beraber, yine farklı bölgelere doğru ilerleyebiliyoruz. Bu bölgeler içerisinde ormanlar, terk edilmiş bölgeler, parkur elementlerinin ön plana çıkacağı kısımlar ve çok daha fazlası yer alıyor.
 
Gizemli yaratığı keşfetmeye hazırlanabileceğimiz yapım içerisinde, elbette zombi türleri içerisinde oldukça farklı ve çeşitli türler yer alıyor. Bu türleri bir yandan keşfederken, diğer yandan ise elbette onları ortadan kaldırmak için elimizden geleni yapmak durumunda kalıyoruz. Bunun dışında, yine dikkat çekici ortamlara geçiş yapabileceğimizi yapımda her bir bölge içerisinde farklı manzaralar, atmosferler, etkileşime girebileceğimiz unsurlar, ağzımızı açık bırakacak yerler ve çok daha fazlası yer alıyor. Bunun dışında, yine oyunda her bir görev, elbette gitgide yavaş yavaş artış gösteriyor. İlk etapta kolay unsurlarla ve zombilerle karşı karşıya kaldığımız oyunda, yavaş yavaş işlerin karışık hale geldiğini ve ne yazık ki bunlara karşı gelmek için elimizden geleni yapabildiğimizi aktarabiliyoruz. Bu tarz eserlerle beraber oyunda hızlı bir şekilde ilerleyebiliyor, buralarda neler olup bittiğini öğrenebiliyor, etraftaki ipuçlarını keşfedebiliyor ve etrafı keşfederken aynı zamanda kaynaklar toplamak yine önemli detaylar arasında bulunuyor. Bu kaynakları topladıktan sonra yolumuza bakabiliyor, kaynakların yanı sıra aynı zamanda dikkat etmemiz gereken durumlar söz konusu diyebiliriz. Bu durumlara da dikkat ederken en iyi deneyimi oyunda elde edebiliyoruz.
 
 

Yapım içerisinde aynı zamanda zombilere ait tüm detaylar bizlere sunuluyor ve ilk oyunda olduğu gibi bu oyunda da, elbette ana karakterimize parkur elementlerine yapabileceğimiz bölgeler yer alıyor. Binalardan binalara atlayabileceğimiz ve aynı zamanda doğru zamanda doğru hamle yapabileceğimizi yapım içerisinde en iyi deneyimi yaşamak için kendimizi değerlendirebiliyoruz. Oyunda yer aldığımız süre boyunca, farklı binalara ilerleyebiliyor, her binanın farklı ve kendine özgü dinamikleri bulunuyor. Ve binalara tırmanabiliyor, içine girebiliyor, binaları keşfedebiliyor, kaynaklar toplayabiliyor, kasalar açabiliyor, sandıkları bir bakış atabiliyor ve daha farklı şekillerde yer alabiliyoruz. Oyunda aynı zamanda yer aldığımız süre boyunca işlerimizi en iyi şekilde halletmeye çalışıyor, buralarda yapacağımız hamlelerin değişkenlik gösterdiğini aktarabiliyor, aynı zamanda değişkenliklerin ne kadar değerli olduğunu belirtmekte fayda var. Oyunda bildiğiniz üzere açık bir dünya bulunuyor. Bu açık dünyayı keşfetmek gerçekten de oldukça önemli. Yavaş yavaş keşiflerle beraber farklı bölgelere doğru ilerleyebiliyor, her bölgenin kendine özgü dinamikleri ile karşı karşıya kalabiliyor ve burada yer aldığımız süre boyunca türlü düşmanları ortadan kaldırmamız gerekiyor.
 
Oyunda irili ufaklı düşmanların haricinde yani zombilerin haricinde bir de patron savaşları bulunuyor. Patron savaşları bildiğiniz üzere diğer savaşlara göre çok daha zorlu bir halde karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla oyun içerisinde patron zombilerle karşı karşıya kaldıktan sonra, elbette onları ortadan kaldırmak için farklı hamleler sergileyebiliyoruz. Elimizdeki tüm kaynakları kullanabiliyor, bombalar atabiliyor, molotoflar fırlatabiliyor ve çevre unsurlarını kendi lehimize kullanmak durumunda kalıyoruz. Dolayısıyla zorlu bir deneyimin bizlere sunulacağını söyleyebiliyoruz. Durum böyle olunca, oyun içerisinde elbette dikkat etmemiz gereken durumlar söz konusu. Bu dikkat etme ile beraber kendi yolumuza bakabiliyor, oyundaki hamlelerimizi en iyi şekilde değerlendirirken kaynaklarımızın ne kadar olduğuna bir bakabiliyor, kaynaklarımız eşliğinde elbette bu değerlendirmeleri yapabiliyoruz. Çünkü oyunda herhangi bir şekilde kaynağımız bulunmazsa, bu da bizim sonumuz olduğu anlamına geliyor ve bu kaynakları bol bol düşmanlarla karşılaştıktan sonra kullanabiliyoruz.

Dikkat çekici ortamlara geçiş yapabileceğimizi, her ortamda farklı dinamiklerin olduğu yapım içerisinde, ilk oyunda bulunan ve yukarıda da bahsettiğimiz gibi ana karakterimizi elimize alabiliyor ve ana karakterimizin çektiği acılar sonrasında bir intikam mücadelesine giriş yaptığını aktarabiliyoruz. İkinci oyunda da aynı şekilde bir intikam mücadelesi bulunuyordu. İkinci oyunda bildiğiniz üzere ana karakterimiz, yaşadığı çocukluk travması ile beraber kız kardeşini bulmaya çalışıyor ve bunların da üzerinde birtakım deneylerin yapıldığını belirtmekte fayda var. Dolayısıyla her iki oyun içerisinde dikkat etmeniz gereken durumların olduğunu belirtelim.
 
 
 
Bununla beraber yine oyunda efsanevi karakteri yönetmeye çalışıyoruz. Bu karakterimiz gerçekten oldukça dikkat çekici bir yapıya sahip olarak karşımıza çıkıyor ve ana karakterimizi geliştirirken bir yandan da farklı silahları elimize alabiliyoruz. Yukarıda bahsettiğimiz gibi, oyunda kullanabileceğimiz silahlar oldukça değişkenlik gösterebiliyor. Bu silahları kullanırken, elbette her bir silahın farklı dinamikleri, istatistikleri ve çok daha fazlası bulunuyor. Yine diğer oyunlarda olduğu gibi burada zanaatkarlık mekaniğinin olduğundan bahsedebiliyoruz. Zanaatkarlık mekaniği bildiğiniz üzere, etraftaki kaynakları topladığınızda birleştirebileceğiniz ve yeni üretimler yapabileceğiniz bir deneyimi beraberinde getiriyor. Durum böyle olunca, etraftaki kaynakları toplamak çok daha önemli diyebiliriz. Bu kaynaklarla beraber can paketleri yapabiliyor, matlar üretebiliyor ve bu üretimlerin oldukça önemli olduğunu vurgulayabiliriz.
 
Özellikle can paketleri kritik anlarda sizlerin hayat kurtarıcısı olarak karşınıza çıkıyor. Bunun yanı sıra, oyunda silahlarınızı onarabiliyor, parçalanmış silahlarınızı onardıktan sonra daha güçlü bir şekilde düşmanlara karşı gelebilir ve oyundaki silahlarınız, elbette sonsuza kadar elinizde olmayacak şekilde tasarlanmış durumda. Dolayısıyla hurdaları, etraftaki malzemeleri toplamak her zaman sizin avantajınıza olacaktır. Durum böyle olunca, oyun içerisinde hızlı bir şekilde ilerleyebiliyor, buralarda neler olup bittiğini öğrenebiliyor ve kendinizi oyuna kaptırabiliyorsunuz. Ek olarak, yine oyunun ana hikayesi boyunca farklı bölgelere doğru ilerleyebiliyor, her bölge içerisinde keşfedebileceğiniz unsurların olduğunu görebiliyor ve bu keşiflerin ne kadar değerli olduğunu aktarabiliyoruz. Bunun yanı sıra, oyunda sadece ana görevler değil, bir de yan görevler bulunuyor. Bu yan görevleri de yine ona göre evler kadar etkili olduğunu söyleyebiliyoruz. Bu tarz detaylarla beraber oyunda kendinizi geliştirebiliyor, ana görevlerin yanı sıra aynı zamanda yan görevler ile beraber farklı kaynaklar elde edebiliyor, bunun yanı sıra karakterinizi geliştirebiliyor, yeni yeteneklerin kilidini açabiliyor ve böylece hayatta kalma şansınızı artırabiliyorsunuz. Zaten bu tarz oyunlarda hayatta kalma şansınızı artırmak zaten temel hedefiniz olarak karşımıza çıkıyor.
 
Özenle tasarlanmış bir açık dünyada yer aldığımız süre boyunca, insanlar adeta hayvan gibi kafese takılıyor, yıllarca devam eden vahşi deneyler güç elde etmek isteyen gruplara fırsat veriyor ve tüm bunları ortadan kaldırmak ve insanlığı yeniden eski haline getirmek için elimizden geleni yapmak durumunda kalıyoruz. Günümüzün değerini bilmeye hazırlanabileceğimiz yapım içerisinde, gündüz bölgeyi keşfetmeye ve güneşin hala vurduğu süre boyunca etrafa bir bakış atmaya devam ediyoruz. Eğer geceleri olursa da yine yaratıkların en kötülerinin ortaya çıkmasının doğrudan yansımasını görebiliyorsunuz. Dolayısıyla diğer oyunlarda olduğu gibi aynı şekilde bu devam oyununda da geceleri ortada çok fazla dolanmamanızı tavsiye ediyor ve böylece kendinizi en iyi şekilde oyuna kaptırabiliyorsunuz. Diğer oyunlarda olduğu gibi aynı şekilde bu oyunda da isterseniz tek başınıza, isterseniz de arkadaşlarınızla beraber oynayabiliyorsunuz.
 
 
 
Yanınıza çağırabileceğiniz 3 farklı arkadaşınızla beraber hem ana görevleri deneyimleyebiliyor, hem de yan görevlerden ilerleyebiliyorsunuz. Dolayısıyla arkadaşlarınızla beraber zombi deneyimine adım atmak, elbette daha eğlenceli ve daha dinamik bir deneyimi beraberinde getiriyor. Toplamda 4 kişilik bir ekip kurabileceğiniz yapımda işbirliği moduna dalış yapabiliyor ve her şeyi yalnız başınıza yapmak durumunda kalmıyorsunuz. Dolayısıyla daha eğlenceli bir deneyim bizlere sunuluyor diyebiliriz. Bu tarz oyunlardan hoşlanıyorsanız, elbette oyuna göz atmanız da öyle bir şans vermenizde fayda var.
 
Dying Light 1 neler sunuyor?
 
Dying Light serisinin ilk oyunu, bildiğiniz üzere oyuncuların gönüllerini kazandı ve hem eleştirmenler hem de hayranlar tarafından hayli sevildi diyebiliriz. Etrafındaki zombilerin istila ettiği bir dünyada yer aldığımız süre boyunca hayatta kalmaya çalıştığımız yapım, içerisinde çok satan oyun yaratıcılarından bizlere ekstra sunulan bir oyun diyebiliriz. Oyun içerisinde istediğimiz şekilde ilerleyebiliyor, etrafta neler olup bittiğini anlayabiliyor, devasa bir açık dünyada yer aldığımızı söyleyebiliyoruz ve bu açık dünyada elbette hem ana görevlerden hem de yan görevlerden geçiş yapabiliyoruz.
 
Hayatta kalma, gizlilik ve aksiyon oyunu ile karşı karşıya kaldığımız süre boyunca her yaptığımız hamlenin oldukça önemli olduğunu vurgulamak gerekiyor ve burada elimizdeki tüm imkanları en iyi şekilde kullanmamız lazım. Bununla beraber oyun içerisinde bildiğiniz üzere irili ufaklı düşmanların, yani zombilerin haricinde bir de ele başları bulunuyor. Ele başları gerçekten de oldukça zorlu bir şekilde karşımıza çıkıyor ve onları ortadan kaldırmak için türlü hareketler sergilememiz gerekiyor. Ele başları, normal zombilerden çok daha güçlü bir şekilde bizlere sunuluyor ve onları alt etmek için tüm ekipmanlarımızı, kaynaklarımızı ve her şeyimizi kullanmamız gerekiyor. Durum böyle olunca yapacağımız hamlelerin ne kadar kritik olduğunu belirtebiliyoruz. Üzerimize gelen zombi yığınlarını aşmamız gerekiyor ve ele başlarının yanlarında elbette küçük küçük zombilerin olduğunu da aktarmak gerekiyor.
 
Durum böyle olunca oyun içerisinde elbette hızlı bir şekilde ilerlemeye çalışıyor, buralardan neler olup bittiğini öğrenmeye başlarken aynı zamanda arka planda yer alan hikayenin hem ara sahnelerle hem de karakterler arası diyaloglarla bizlere aktarıldığını belirtelim. Bu tarz detaylarla beraber oyunda bir yandan sinematik bir sistemin, diğer yandan ise ilgi çekici zombi detaylarının olduğundan bahsedebiliyoruz ve zombileri ortadan kaldırmak için farklı hareketler sergileyebiliyorsunuz. Bununla beraber yine oyunda hem yakın dövüş hem de menzilli dövüş silahları ile ilerleyebiliyoruz. Gizemli bir virüs salgını ile perişan olmuş bir dünyada yer alabiliyor ve etrafı keşfederek erzak aramak durumunda kalıyoruz. Silahlar üretebileceğimiz, etrafı keşfedebileceğimiz ve zanaatkarlık mekaniği sayesinde düşman ordularıyla kapışabileceğimiz yapımda, yapacağımız her bir hamlenin oldukça önemli olduğunu tekrar tekrar bahsetmek gerekiyor.
 
 

Açık bir dünyada yer aldığımız süre boyunca kendimizi elle oluşturulmuş bir Harran şehri içerisinde buluyoruz ve burada büyük bir hayatta kalma mücadelesine atılabiliyoruz. Oyunda sadece zombilerle değil, aynı zamanda diğer hayatta kalan grupları ile mücadele edebiliyoruz. Bu mücadelemizi gerçekten de zorlu alanlarda sürdürmeye çalışıyor ve yapacağımız hamlelere en iyi şekilde değerlendirebiliyoruz. Oyunda etrafı araştırabiliyor, girilmeyen kısımlara doğru farklı yerlerden girmeye çalışıyor, erzaklar arayabiliyor, silahlar üretebiliyor ve düşman ordularına karşı her türlü galip gelmeye çalışıyoruz.
 
Oyunda yer aldığımız süre boyunca elimizdeki ekipmanları en iyi şekilde değerlendirebiliyor ve oyunda aslında her bir ekipmanın ve silahın belli bir dayanıklılık seviyesi bulunuyor. Bu dayanıklılık seviyesi en düşüğe gelirse silahınız kırılabiliyor ve burada artık daha fazla kullanılmayacak duruma geliyor. Durum böyle olunca elbette onları onarıyor, daha fazla geliştirme yapabiliyor ve çok daha farklı şekillerde ilerleyebiliyoruz. Örnek verecek olursak, normal bir beyzbol sopası ile beraber dikenli tel birleştirebiliyor ve akabinde ise daha güçlü bir silah elde edebiliyoruz. Dolayısıyla, bu tarz oyun içerisinde dikkat çekici mekaniklerle kaynakları birleştirebiliyor, silahları ve eşyaları birleştirdikçe daha farklı üretim içeriklerinin sahibi olabiliyor ve her bir kaynağımızı en iyi şekilde değerlendirebiliyoruz. Bununla beraber, açık dünyada etrafı keşfedebiliyor, hayatta kalan gruplarını en iyi şekilde değerlendirebiliyor, onlarla diyaloglara girebiliyor, istersek yakınlaşabiliyor, istersek de doğrudan düşman kesilebiliyoruz. Oyun içerisinde yer alan hayatta kalan gruplarının bazıları arkadan işler çevirebiliyor ve bazıları ise doğrudan bizlere düşman olabiliyor. Dolayısıyla, onları ortadan kaldırmak için de büyük bir çaba sarf etmek durumunda kalıyoruz.
 
Zombi dünyasıyla ön plana çıkan bu yapım gerçekten de o ortamı ve vahşeti bizlere sunuyor. Oyunda aynı zamanda yapacağımız hamleleri en iyi şekilde değerlendirebiliyoruz. Bu tarz detaylarla beraber oyun içerisinde istediğimiz gibi ilerleyebiliyor, her bir oyuncu burada farklı bir deneyim elde edebiliyor ve kendi deneyimlerini özelleştirip kişiselleştirebiliyor. Eklenen yeni içeriklerle beraber oyun için sunulan desteğin devam etmesi ile oyuncular gerçekten de güzel bir deneyim elde edebiliyor ve gelmiş geçmiş en iyi zombi oyunları arasında yer alıyor diyebiliriz. Zombi virüsü tehdidi altındaki bir şehirde hayatta kalmaya çalışabileceğimiz ve arka planda gizli bir görev dahilinde yer alabileceğimiz yapımda elbette bir kişiden görevler alabiliyor ve onun rehberliği eşliğinde farklı kısımlara doğru ilerleyebiliyoruz. Bu tarz detaylarla beraber oyunda hayatta kalmanın yollarını ararken, elbette elimizdeki kaynaklar bizim ne kadar sürede hayatta kalabileceğimizi belirleyebiliyor ve ürettiğimiz sağlık paketleri ile canımızı tazeleyebiliyor ve böylece hayatta kalma şansımızı kaynaklar aracılığıyla arttırıp azaltabiliyoruz.
 
 

Yolumuza hızlı bir şekilde bakabileceğimiz ve zor kararlar alabileceğimiz yapım içerisinde verdiğimiz her bir kararla elbette gidişatımızı yönlendirebiliyoruz. Bu gidişatımızı en iyi şekilde değerlendirebiliyor ve oyunu hem tek oyunculu hem de arkadaşlarımızla beraber oynayabiliyoruz. Oyunun ana görevleri ile yan görevlerini ve tüm içerik paketlerini arkadaşlarınızla beraber tüketebileceğinizi aktarmakta fayda var. Çünkü bu tarz oyunlarda arkadaşlarla beraber oynamak, çok daha eğlenceli bir deneyimi beraberinde getiriyor ve gerçekten de güzel bir oyunla karşı karşıya kalıyoruz. Birçok oyun, bildiğiniz üzere işbirliği moduyla beraber farklı haritaları ve görevleri getirebilir ve ana görevler ne yazık ki tamamlanmıyor. Ancak bu oyun özelliğinde konuşacak olursak, tüm ana görevleri, yan görevleri ve isteğe bağlı içerikleri arkadaşlarınızla beraber tüketebiliyor ve temel oyunun dinamiklerini arkadaşlarınızla beraber paylaşabiliyorsunuz.
 
Elbette bu tarz oyunlarda arkadaşlarla beraber oynamak, yukarıda bahsettiğimiz gibi eğlencenin dozunun artmasının yanı sıra aynı zamanda düşmanları ortadan kaldırmanın da farklı yollarını sunuyor. Düşmanlara karşı farklı stratejiler kurabileceğiniz ve düşmanın dikkatini kendinize çekerken takım arkadaşlarınızın düşmanı öldürmesiyle sonuçlanan bir senaryo ile karşı karşıya kaldığımız oyunda gerçekten de birbirimize yardım edebilecek ve arkadaşlarımızın arkasını kollayabileceğiz. Dolayısıyla, arkadaşlarla beraber oynamak hem oyunda hayatta kalma açısından bizlere yarar sağlıyor hem de daha hızlı bir şekilde tamamlayabiliyor ve kolaylıkla geçişimizi ilerletebiliyoruz. Dikkat çekici ortamlardan vahşi arenalara kadar oldukça farklı kısımları ilerleyebileceğimiz yapımda, yıkık dökük harabe kısımlardan basketbol sahalarına, terk edilmiş bölgelerden çok daha farklı binalara kadar oyunda farklı kısımlar bulunuyor. Ve her bir bölgede farklı manzaralar, atmosferler, düşmanlar, görevler ve çok daha fazlası bizleri bekliyor. 4 oyunculu işbirliği moduyla beraber yanınıza toplamda üç arkadaşınızı alabiliyor ve dört kişilik bir ekip kurabiliyorsunuz. Elbette oyunda arkadaşlarınıza çağırmak için onların da oyun sahibi olması gerekiyor, yani her bir oyuncunun bu oyunun sahibi olması şart.
 
 

Kanlı dövüşlere girebileceğimiz ve hem yakın dövüş hem de menzilli silahlarla düşmanları öldürebileceğimiz yapımda düşmanları elimizdeki kılıçlarla ortadan kaldırabiliyor, kesebiliyor, palaları kullanabiliyor ve çok daha fazla detayla karşı karşıya kalıyoruz. Bunun yanı sıra oyunda silahları elimize alabiliyor, pompalı tüfeklerle düşmanları parçalayabiliyor, makineli tüfeklerle mermi yağdırabiliyor ve çok daha farklı patlayıcı içeriklerle zombileri toplu bir şekilde ortadan kaldırabiliyoruz. 

İlgili İçerik Oyunun Künyesi
Oyun Haberleri (2025) Platformlar: PC Geliştirici: Bölüm Sonu Canavarı Dağıtıcısı: Bölüm Sonu Canavarı Tür: birinci şahıs açık dünya keşif Çıkış Tarihi: Açıklanmadı
Künyenin Tamamını Görüntüle Yorumlar 0 Forumda Görüntüle
Yorum Yaz Forum Arayüzünde Yanıtla

Aşağıdaki formu kullanarak yorum yapabilirsiniz..

Üyelik Durumu Üyeyim Üye Değilim E-posta

Diğer Haberler
Street Fighter 6 Satışları 4,4 Milyona Ulaştı 18 Dk önce Dragon's Dogma 2'nin Güncel Satış Sayısı Açıklandı 1 Saat önce Kingdom Come: Deliverance 2 Medyadan Yüksek Puanlar Aldı 2 Saat önce Batman: Arkham Shadow 1 Milyon Oyuncuya Ulaştı 3 Saat önce Battlefield Labs Duyuruldu: Serinin Geleceği Şekillenecek 4 Saat önce
Forumdan Konular
DH'den Haberler