Playstation 4'ün en dikkat çekici oyunlarından biri olan The Order 1886'nın senaryo, geçtiği dünya da gerçekten ilgi çekici. Grafikleriyle şimdiden hayranlık uyandıran oyunun senaryo hakkındaki herşeyi bu başlıkta topladık. Bakın The Order'ın mücadelesi ne zaman ve nasıl başlamış.
"Herşeyin 7. veya 8. yüzyılda başladığı söylenir.
"Aniden insanların genetik kodunda mutasyon başladı. Yine de değişim birdenbire gözlemlenemedi, bazı insanlar canavar gibi davranmaya başladı. Bu onları insanlardan farklı türlere çevirdi ve yarı insan-yarı canavar olarak doğdular.
"İnsanlar zamanla melezleri canavar efsanelerindeki isimlerle çağırmaya başladılar. Canavarlarla çatışmalar ve karşı karşıya gelmeler insanoğlunun tarihini altüst etti. İnsanoğlunun sayısal üstünlüğü olmasına rağmen, melezlerin esneklikleri ve kendini yenileyen ezici güçleri vardı."
"Sonunda, birkaç yüzyılın ardından, insanoğluna misilleme yapmak için bir şans sunuldu. Cesur erkek ve kadınlar melezlere karşı savaşmak için kendilerini bu davaya adadılar ve savaşçı oldular. Bu savaşçılar "The Order" olarak adlandırılıyordu."
"O zamandan beri, çok sayıda savaşçı canavarlara karşı yapılan mücadelede hayatını kaybetti, ama The Order asla yok olmadı. Eğer bir savaşçı ölürse, halefi hemen onun adının yerini aldı ve insanlığın tarafından savaşmaya başladı."
"19.yüzyıl Londra'sında da insanlık ve melezler arasındaki çatışmalar devam etti. Nesiller boyunca hatırlanacak olan bölgelerden biri olan Whitechapel'in berbat bölgelerinde bile bu çatışma devam etti. Bilimde ve endüstriyel devrimde ilerleme insan ırkının en önemli varlıklarından biri oldu."
"Dev havaraçları Londra semalarında geziyor, dev kulelere demirleyip şehri gözetim altında tutuyorlardı. Bütün bölgeleri birbirine bağlayan, elektrikle çalışan demiryolları şehrin can damarları olmuşlardı. Teknoloji sayesinde insanoğlu melezler karşısında ilk defa üstünlüğü ele geçirmişti."
"Bu süre içinde, melezlerin tehdidinin azalmaya başlamasıyla savaşçılar için yeni bir tehdit başladı. Britanya İmparatorluğundaki dev bir ayaklanma. Endüstriyel devrimin getirdiği yoksulluk ve sınıflar arasındaki eşitsizlik öfkeli vatandaşları silahlanıp isyan etmeye teşvik etti."
"Ayrıca bu iki tehdidin yanında savaşçılar için tehlike oluşturan başka şeyler de vardı..."