Sunset şehrinde yolunda gitmeyen birşeyler var. Sokaklara karmaşa hakim olmuş durumda. Ama panik yapmayın, çünkü bu karmaşa sizin en büyük eğlence kaynağınız olacak.
Hikayemiz FizzCo adlı şirket tarafından üretilen bir enerji içeceğinin şehri kaosa sürüklemesiyle başlıyor. İçen insanları kısa bir süre içerisinde mutasyona uğratan Overcharge isimli bu içecek hikayenin de merkezine yerleşmiş. Temizlik görevlisi olarak çalışan kahramanımız ise yaşadığı bu ürkeklikten çabucak kurtuluyor ve ortama uyum sağlamayı başarıyor. Sonrasında ise ver coşkuyu gitsin..
Evet görmüş olduğunuz gibi Sunset Overdrive hikaye açısından çok üyük bir derinliğe sahip olmadığı gibi büyük bir kaygıya da sahip değil. Oyunun aslında en büyük amacı çılgın karakterler, esprili yapı ve oynanışı ile oyuncuları kendine bağlayabilmek. Ee bu amacında başarılı olduğunu da söyleyebiliriz.
Hikaye anlatımında kaygı duymayan yapım ekibi oyuna da dilediğince dokunuşlarda bulunmuş. Görebileceğiniz çoğu objenin üzerinden zıplıyor, tellerin üzerinden kayıyor, düz duvarda koşuyor ve ulaşmak istediğiniz yerlere hoplaya zıplaya gidiyorsunuz. Öyle ki durduğunuzda ya da normal ilerlediğinizde oyun sizi bu aksiyonlara itiyor. Bu bakımdan tam anlamıyla yerinde duramayan bir oyun olduğunu söylemek gerek. Zaten oyundaki stil metresi de burada devreye giriyor. Görevlerine kadar hareketli yaparsanız akabinde daha çok ödül ve puana sahip oluyorsunuz. Haritada dilediğiniz gibi dolaşabiliyor ya da hikaye görevleri dışında farklı challengeler, yan görevlerde alabiliyorsunuz.
Oyunun esprili yapısı oynanış dışında karakter ve diyologlara yüklenmiş. Hikaye gidişatı boyunca farklı karakter ve gruplarla karşılaşıyorsunuz. Samuraylar, ergen triplere giren nerd sınıfı ya da rol yapma oyunlarına kendini fazla kaptıran gruplar karşılaşacağınız olağan dışı karakterlerden sadece birkaçı. Oyun bu kadar çılgın olunca karakter tasarımları ve tabi ki karakter oluşturma sistemi de bundan nasibini almış. Cüsse ve cinsiyeti dışında oyunun her anında karakterinizin imajına müdahale edebiliyorsunuz. Zaten oyunun havasını alınca absürd karakter oluşturma isteği doğuyor içinizde.
Oyundaki eğlence, kaos ve aksiyon yapısının en büyük kaynağı silahlarda yatıyor. Üzerinde patlayıcı bulunan minik ayıcıklar, düşmanlarınızı hacamat eden bir robot köpek, bowling topu fırlatan, donduran, patlayan ejderhalar ya da havai fişekler ile oyun alanını festival alanına çeviren silahlar sayabileceğim silahlar arasında yer alıyor. Yakın dövüş silahınız dışında bunlar gibi 25 çılgın tasarıma sahip silaha sahip olabiliyorsunuz. Daha çok savunma görevlerinde kullandığımız tuzaklarda işin içine girince katıldığınız bu cümbüş haliyle daha da büyüyor.
Güncelleme sistemi sahip olduğunuz her özelliğe ayrı ayrı yedirilmiş durumda. Yani bir silah mı aldınız? Bu silahın kendi seviyesi ve etkisini değiştirebileceğiniz özellikleri mevcut. Karakter gelişimi baktığımızda ise Amps ve Overdrive sistemi üzerine kurulduğunu görüyoruz. Bu sistem sayesinde yakın dövüş, platform öğelerini kullanma ya da silah etkilerindeki artış gibi seçenekleri kendi isteğinize göre özelleştirebiliyorsunuz.
Oyunda co-op moduna da yer verilmiş. Ana senaryoda olduğu gibi belli bir alanı koruma, yarış ya da belli hedefleri yoketme gibi görev yapsına sahip olan co-op modunun en keyifli yanı şüphesiz sekiz kişiye kadar destek vermesi. Şimdiye kadar oynadığınız ve tenk bir renk paletine sahip olan oyunları bir kenara bırakın. Çünkü Sunset Overdrive rengarenk bir renk paletine sahip. Sunset şehrinin bu rengarenk yapısı görsel efektlerle bir araya gelince seyrine doyulmayan sahneler karşılıyor bizi. Silah efektleri, yaratıklar patladığında ortaya çıkan mesajlar ya da ara sahnelerde gözüken ufak sunumlar da oyunun görselliğine renk katmış. Tabi oyun bu kadar hareketli bir yapıya sahip olunca grafiksel anlamda buglarla da karşılaşabiliyorsunuz.
Seslendirme ve aksiyon yapısına uygun müzikleriyle de sınıfı geçen Sunset Overdrive'ın en sıkıcı yönü ise kendini tekrar etmesi. Tamam silahlar ve güncellemeler bir nebze çeşitlilik katmış ama benzer görev yapısı ve oyunun sık sık kendini tekrar etmesi bir süre sonra sıkılmanıza sebep oluyor. Senaryoda bir bütünlüğün olmaması ve benzer görevler bunun en önemli nedenlerinden birisi.
Sonuç olarak kendine has dinamikleri ile zenginleşen Sunset Overdrive, bu nitelikleriyle benzer türdeki oyunlardan ayrılmayı başarmış. Belki bir başyapıt değil ama eğlence açısından oynanması gereken bir yapım. Bolca yenilik, bolca cümbüş, bolca aksiyon yanında içerdiği nostaljik yapısıyla Jet Set Radio oyunlarını anımsatıyor. Yani Dreamcast bu piyasa şartlarına dayanabilseydi Sunset Overdrive tam da bu konsola yaraşır bir oyun olurdu. Bu nedenle oyun yelpazesi açısından Xbox One için önemli bir yapım konumuna yerleştiğini söylemek gerek.